DOLAR

39,5851$% -0.32

EURO

45,6681% -0.99

GRAM ALTIN

4.322,05%1,03

ÇEYREK ALTIN

7.024,00%2,53

TAM ALTIN

28.013,00%2,53

İmsak Vakti a 02:00
Şanlıurfa AÇIK 34°
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
a

Bir Tencere Pilavda Binlerce Yıllık Merak

Evdeki mutfakta bir bulgur pilavı yaparken bile farkında olmadan binlerce yıllık bir mirası yaşatıyoruz. Üç domatesi yıkadım, köyden gelen bir avuç bulguru ıslattım, iki yeşil biberi doğradım. Soğanı ince ince kıyıp tencereye attım. Kavrulacaklar hazırdı. Ama yalnızca bir yemek değil, tarihin derinliklerinden gelen bir hikâye pişecekti o tencerede.

Bir Tencere Pilavda Binlerce Yıllık Merak

Yemek sadece karın doyurmaz; hafızayı, kültürü ve duyguyu da besler.

Evdeki mutfakta bir bulgur pilavı yaparken bile farkında olmadan binlerce yıllık bir mirası yaşatıyoruz. Üç domatesi yıkadım, köyden gelen bir avuç bulguru ıslattım, iki yeşil biberi doğradım. Soğanı ince ince kıyıp tencereye attım. Kavrulacaklar hazırdı. Ama yalnızca bir yemek değil, tarihin derinliklerinden gelen bir hikâye pişecekti o tencerede.

Domatesleri doğrarken elim bir an durdu. İçimden şu soru geçti:

“Domates ilk kez nasıl keşfedildi?”

Belki binlerce yıl önce, Güney Amerika’da bir dağ yamacında bir insan açlıkla boğuşurken elini uzattı bu kırmızı meyveye. Önce kokladı, sonra temkinli bir ısırık aldı. Zehirlenmedi, hayatta kaldı. İşte o anda, domates yalnızca mutfaklara değil, insanlık tarihine girmiş oldu.

Yemek kültürü, aslında insanın doğayla olan sınavının, merakının ve sezgilerinin bir sonucu.

Bulgur, Mezopotamya’nın ilk çiftçileri tarafından buğdaydan yapılmaya başlandı.

Zeytinyağı, önce yaralara sürüldü; sonra ekmeğe, salataya, sofraya girdi.

Soğan, Eski Mısır’da piramit işçilerinin temel gıdasıydı.

Her malzemenin ardında bir hikâye, bir kıtlık, bir keşif, bir umut var.

Coğrafya yemek kültürünü şekillendirir

Bu yüzden Ege kıyılarında zeytinyağlılar, İç Anadolu’da etli yemekler, Karadeniz’de mısır ekmeği yaygındır. Deniz kıyısında yaşayanlar balıkla beslenirken, göç yollarındaki halklar daha çok kurutulmuş yiyeceklere yönelir. Zamanında çekirge, ot, kök yiyen toplumlar hâlâ o “her şeyi yeme” refleksini taşır. Çünkü kıtlık dönemleri damak tadını değil, hayatta kalma güdüsünü belirler.

Bir tencere pilav pişerken yalnızca bulgur değil;

sabır, alışkanlık, göç, savaşlar ve dayanışma da pişer.

Pilavı ocaktan aldıktan sonra kapağını hemen açmadım. Çünkü lezzet, sadece ateşte değil, beklemede gizlidir. Aynı hayat gibi. Bazı şeylerin demlenmesi gerekir.

Bellekte pişen tatlar

Çocukluğumda sobanın üstünde gevrekleşmiş yufkanın üzerine sürülen margarin, çökeleğin tuzu, bayram sabahlarının kokusu… Hepsi damakta değil, içimde bir yere kazınmış.

Yoksul ama sıcak bir soframız vardı.

Güzel günlerin anlamı yemekti;daha bayram gelmeden hazırlanan baklavalar,çörekler,sarmalar.Misafir için hazırlanan masa,yılbaşı sofraları,düğün yemekleri…Bu kokular hep güzel günleri çağrıştırır.

Kızartma misafir gelmeden yapılmazdı.

Bayramlarda haşlanmış yumurta, sucuk; belki bir dilim peynir olurdu.

Kümesimiz vardı, tavuklar… Yumurtayı kümesten almak bir heyecandı. Okuldan eve acıkarak geldiğimde anneme: ” Anne kümese bakayım mı,belki yumurtlamışlardır tavuklar?”derdim.

Sonra mahallede alanlar daralnınca ,belki de bakımı zorlaştığı için kümesimiz kapandı.

O tavukların sofraya gelişini fark edememişim.

Ama şimdi düşünüyorum:

Bağ kurduğun bir canlıyı yiyemezsin.

Çünkü sevdiğine kıyamaz insan.

Kışın koridora dizilen bal kabakları, közde pişen kestaneler, komşudan gelen tarhana kokusu…

Eskiden sıradan gelen her şey, şimdi bana göre zenginliğin tam karşılığı.

Yemekle duygu arasındaki bağ

Bazen tok olduğum halde,özellikle stres zamanlarında canım bir şeyler yemek ister ,belki de mutlu olmak,o stresi mutluluğu çağrıştıran yemekle kapatmak isterim.

Ama asıl mesele şu:

Bir domatesin tadı, sadece doğasından mı gelir?

Yoksa çocukluğumuzdan, annemizin elinden, bir bayram sabahından mı?

Cevap belki de ikisidir.

Çünkü yemek dediğimiz şey, yalnızca karın doyurmaz.

Yemek bir hatıradır, bir anıdır.

Bazen bir annenin sesi, bazen bir köy sabahının buğusudur.

Bir tencere pilavda sadece bulgur değil,

geçmişimiz, göç hikâyelerimiz, yoksulluğumuz, sabrımız ve sevgimiz de pişer.

Ve biz her kaşıkta biraz kendimizi yeriz.

Meltem Yalçın

#geleneksel yemek tarifleri

#Anadolu mutfağı

#bulgur pilavı tarifi

#domatesin tarihi

#yemek kültürü nedir

#hafıza ve yemek ilişkisi

#kültürel yemek mirası

#zeytinyağlı tarifler

#yemekle duygu bağı

#kıtlık ve mutfak tarihi

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Sıradaki haber:

Hayatın Anlamı Yoksa, Onu Sen Yaratırsın

HIZLI YORUM YAP

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.