34,5675$% 0.18
36,2554€% -0.05
2.963,72%0,08
5.046,00%0,08
20.124,00%0,08
Harold Shipman, İngiliz bir doktor ve seri katildi. 1971-1998 yılları arasında yaklaşık 250 hastasını öldürdüğü tahmin ediliyor. Hastalarını yüksek dozda morfinle zehirlediği ortaya çıktı. Tarihin en çok cinayet işleyen seri katillerinden biri olarak kabul ediliyor. 2000 yılında 15 cinayet ve bir sahtekarlık suçundan ömür boyu hapse mahkum edildi. 2004 yılında hapishanedeki hücresinde kendini asarak intihar etti.
Bu makalede, Harold Shipman’ın kim olduğunu, hayatını, cinayetlerini ve yargılanmasını anlatacağız. Ayrıca Harold Shipman’ın cinayetlerinin nedenlerine ve sonuçlarına da değineceğiz.
Harold Shipman, 1946 yılında Nottingham’da doğdu. Çalışkan bir ailenin çocuğuydu ve annesiyle çok yakındı. Annesi akciğer kanserinden ölünce, ona evde morfin enjekte eden doktoru izledi. Bu deneyim, onun ilerideki cinayet yöntemini etkiledi. Leeds Üniversitesi’nde tıp eğitimi aldı ve 1970 yılında mezun oldu. 1966 yılında Primrose Oxtoby ile evlendi ve dört çocukları oldu.
Shipman, ilk olarak Lancashire’daki Todmorden’da bir genel pratisyen olarak çalışmaya başladı. Ancak burada morfin bağımlılığı nedeniyle sahte reçete yazdığı ortaya çıktı ve işinden kovuldu. Bir süre tedavi gördükten sonra, 1977 yılında Greater Manchester’daki Hyde’da başka bir genel pratisyen olarak iş buldu. Burada saygın ve başarılı bir doktor olarak tanındı ve çok sayıda hastası oldu.
Shipman’ın cinayetleri, 1998 yılında bir hastasının ölümü üzerine şüphe uyandırdı. Hastası, Shipman’ın ziyaretinden kısa bir süre sonra evinde ölü bulundu. Ayrıca vasiyetnamesini değiştirerek tüm mal varlığını Shipman’a bıraktığı anlaşıldı. Shipman ise otopsi yapılmasına gerek olmadığını iddia etti. Bu durum hastanın ailesinin dikkatini çekti ve polise başvurdu. Polis, Shipman’ın bilgisayarında yaptığı araştırmada, hastalarının ölüm raporlarını sahte olarak düzenlediğini keşfetti. Ayrıca hastalarının evlerinde yapılan aramalarda, morfin şişeleri bulundu. Shipman’ın hastalarını morfinle zehirleyerek öldürdüğü ve ölüm nedenlerini gizlediği anlaşıldı.
Shipman, 2000 yılında 15 cinayet ve bir sahtekarlık suçundan yargılandı ve suçlu bulundu. Ömür boyu hapse mahkum edildi ve asla serbest bırakılmamasına karar verildi. Ancak bu davada sadece belgelenmiş vakalar ele alındığı için, gerçek kurban sayısının çok daha fazla olduğu düşünülüyordu. Hükümetin emriyle, Shipman’ın onayladığı tüm ölümlerin incelendiği iki yıl süren bir soruşturma başlatıldı. Soruşturma sonucunda, Shipman’ın toplamda yaklaşık 250 kişiyi öldürdüğü tespit edildi. Bu kurbanların çoğunun yaşlı kadınlar olduğu ve Shipman’ın onlara güvendikleri için doktor oldukları için hedef seçtiği belirlendi. Soruşturma ayrıca, İngiltere’deki tıp camiasının yetki ve sorumlulukları ile ani ölüm belgeleme prosedürlerinin yetersizliği konusunda endişe uyandırdı.
Harold Shipman’ın cinayetlerinin nedenini tam olarak açıklamak mümkün değil, ancak bazı olası faktörler öne sürülebilir. Bazı psikologlar, Shipman’ın annesinin ölümünden sonra morfine karşı bir saplantısı olduğunu ve hastalarına acısını çektirmek istediğini iddia ettiler. Bazıları ise Shipman’ın Tanrı kompleksi olduğunu ve insanların yaşamına ve ölümüne karar verme gücünü elinde tutmak istediğini ileri sürdüler. Bazıları da Shipman’ın sadece sadistçe bir zevk aldığını veya sıkıcı hayatından kaçmak için heyecan aradığını düşündüler. Ne olursa olsun, Shipman’ın cinayetleri tarihin en korkunç suçlarından biri olarak hatırlanacak ve onun adını “Doktor Ölüm” olarak kalıcılaştıracaktır.
Shipman’ın cinayetleri hem kurbanlarının hem de yakınlarının hayatlarını derinden etkiledi. Birçok kişi sevdiklerinin gereksiz yere acı çektiğini veya yanlış tedavi edildiğini öğrenmenin travmasını yaşadı. Bazıları ise sevdiklerinin gerçek ölüm nedenini hiç bilemedi veya kabul edemedi. Bazıları da Shipman’a olan güvenlerini kaybetti veya diğer doktorlara güvenemedi.
Shipman’ın cinayetleri aynı zamanda İngiltere’deki sağlık sisteminde de reform ihtiyacını ortaya çıkardı. Soruşturma sonucunda yapılan bazı öneriler şunlardır:
Bu önerilerin bazısı uygulamaya konulmuş veya planlanmıştır. Bu sayede, Shipman gibi bir doktorun tekrar cinayet işlemesinin önüne geçilmesi amaçlanmıştır.
Sonuç olarak, Harold Shipman, İngiliz tarihinin en ürkütücü ve gizemli seri katillerinden biridir. Mesleği sayesinde yıllarca kimsenin fark etmediği bir şekilde onlarca insanın hayatına son vermiştir. Cinayetlerinin nedenini tam olarak bilmesek de, onun psikolojik sorunları olduğu açıktır. Cinayetleri hem kurbanlarının hem de yakınlarının hayatlarını mahvetmiş, hem de sağlık sisteminde ciddi reform ihtiyacını ortaya çıkarmıştır. Shipman’ın hikayesi, bize doktorlara olan güvenimizi sorgulatmış ve insan doğasının karanlık yönlerini göstermiştir.
kaynakçalar:
Hammurabi Kanunları: Göze Göz, Dişe Diş İlkesinin Kaynağı