DOLAR

35,5594$% 0.16

EURO

36,5618% -0.36

GRAM ALTIN

3.080,73%-0,39

ÇEYREK ALTIN

5.015,00%-0,16

TAM ALTIN

19.999,00%-0,14

İmsak Vakti a 02:00
Şanlıurfa AZ BULUTLU 11°
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
a

Ahmet Hamdi Tanpınar (1901 – 1962) – Erzurumlu Tahsin (Abdullah Efendi’nin Rüyaları, 1943)

ad826x90
ad826x90

Ahmet Hamdi Tanpınar, öykücülüğünde de, romancılığında da şairlik tarafı ağır basan bir yazardır. Behçet Necatigil beş hikayeden oluşan, Abdullah Efendi’nin Rüyaları adlı hikaye kitabıyla ilgili olarak “Beş hikayenin beşinde de yazar, değişik kişiler gibi görünerek kendi iç dünyasının kargaşasını anlatır.” der.

Tanpınar’ın 1923-1924 yıllarında Erzurum’da bulunduğu sıralarda yaşanan büyük depremin izlenimlerine dayanarak yazdığı Erzurumlu Tahsin gerçekçi çizgilerine rağmen, büyük felaketler karşısında dünya nimetlerinden vazgeçip bir meczup haline gelen Tahsin Efendi’yi anlatır.

“Ertesi gece şehrin her meydanı acayip bir panayıra dönmüştü. Çadırlar, tahtadan ve gaz sandıklarından yapılmış kulübeler, dört direk arasına ve üstüne gerilmiş kilim ve seccadeden yapılma acayip meskenler, hatta sadece önleri örtülü arabalar… Ve bunların arasında alçak sesle konuşan ihtiyarlar, kadınlar, ağlayan küçük çocuklar, gidip gelen siyahlı beyazlı hayaletler. Bu hakiki bir göç manzarası idi.”

Moises Saman, Hatay, 2012

ad826x90

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Sıradaki haber:

BİR PAKET BİSKÜVİ

HIZLI YORUM YAP