Ümmü Senem Aydın Kimdir?

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Kendinizi tanıtır mısınız?

Adım Ümmü Senem Aydın. 15 yaşındayım. 10. sınıf öğrencisiyim. Yazmayı, okumayı ve dil
öğrenmeyi severim. Felsefe ve edebiyata ilgim var.

Yazar olma hayaliniz nasıl ve ne zaman başladı?

Yazar olma konusunda her zaman altındağ eskort hevesliydim fakat ilk defa net bir karar verdiğimde 13
yaşımdaydım. Kendimi başka bir alanda bu kadar iyi ifade edebileceğimi ayaş eskort düşünmüyordum.
Yazılarımı arkadaşlarıma okuttuğumda onlardan da güzel tepkiler aldım ve bu yolda yürümeye
karar verdim.

İlk yazmaya nasıl başladınız?

İlkokuldan beri yazmayla ilgileniyordum. Yazmayı alışkanlık haline getirmem ise 7. sınıftayken
başladı. O yıl Canan Tan’ın ”Piraye” adlı romanında Nazım Hikmet ile tanıştım. Onun fikirleri
ışığında bir kaç deneme yazdım. Ardından şiir ve roman alanında da çalışmalar yapmaya
başladım.

Edebiyat Kulisi ile nasıl tanıştınız?

Çok sevdiğim bir öğretmenim Edebiyat Kulisi dergisinde yazıyordu. Onun sayesinde tanıştım.

Edebiyat Kulisi Dergisinde yazıyor musunuz?

Evet, 2. sayıda yer aldım.

Hangi Konuları tercih ediyorsunuz?

”Sanatçı toplumun aynasıdır” anlayışına bağlı kalarak toplumsal sorunları yazıya dökmeyi
seviyorum. Bunun dışında belli bir konum yok. Ne hissediyorsam onu yazıyorum.

Yazarlıkla ilgili ilk hayaliniz nelerdir?

Şu an yazmaya devam ettiğim romanın basılması.

Sizce Yazmak ve okumak arasında ne gibi farklar vardır?

Okuma yaparken sınırlar bellidir. Eserin yazarının dünyasından dışarı çıkamazsınız. Olayları
değiştirmek istersiniz fakat mümkün değildir. Bu yüzden bence yazmak her yönden özgür bir
eylemdir. Kendinize yeni bir dünya yaratırsınız ve o dünyada kaybolabilirsiniz. Ve en güzel yanı
bunun için kimse size hesap sormaz. Çünkü o dünyayı oluşturan sizsiniz ve kararları siz
verirsiniz.

Hayal kurmayı seven yazarlardan mısınız?

Hayal kurmak benim için su içmek kadar normal. Bence herkes hayal kurmayı sever ve
kurmalıdır.

Okurlarınıza ve yeni yazar adaylarına tavsiyeleriniz nelerdir?

Cahit Zarifoğlu’nun ”Sevgisizliğin dayatıldığı coğrafyalarda aşk şiiri yazmak bile başlı başına baş
kaldırmaktır” sözünü unutmasınlar. Kendileri için, sanat için yazsınlar. Beğeni almak veya
onaylanmak her zaman önemli değildir. Bazen gereken tek şey kendini anlatmaktır. Karşımızda
kim olursa olsun anlamaması mühim değildir. Okumayı bırakmasınlar. Okumak her zaman
değerini koruyacaktır. Büyük yazarların hayatlarını araştırsınlar ve kendilerine o hayatlardan bir
şeyler alsınlar. Ben de yeni bir yazar olduğum için şimdilik verebileceğim tavsiyeler bunlar.