34,5467$% 0.18
36,0147€% -0.62
3.005,41%1,48
5.110,00%0,95
20.381,00%1,12
Türkiye Sermaye Piyasaları Birliği tarafından bu yıl sekizincisi düzenlenen “Kamera Elinde Geleceğin Cebinde” Kısa Film Yarışması’nın teması “Sermaye Piyasalarında Yatırımcı Olmak”, sloganı ise “Filmler Kısa, Yatırımlar Uzun…” olarak belirlendi. Bu yıl geçtiğimiz senelerden farklı olarak, yarışmacılarımız önce temaya uygun hazırlanmış senaryolarını iletecekler, TSPB Jürisi ve Senaryo Jurileri tarafından yapılacak senaryo değerlendirmesi sonucu ön elemeyi geçenler ise senaryoyu filmleştirerek yarışmanın ikinci kısmına katılmaya hak kazanacak.
Senaryo Çağrısı sayfasından senaryonuzu nasıl yazmanız gerektiği ve teknik özellikleri hakkında detaylı bilgi edinebilirsiniz.
Sermaye Piyasaları Kavramları sayfasından sermaye piyasası hakkında detaylı bilgi edinebilirsiniz. Burada belirtilen kelimelerin kullanımı zorunlu olmamakla birlikte, senaryonun temaya uygun hazırlanabilmesi için bu kavramları öğrenmeniz ve yararlanmanızda fayda var.
Bu kelimelerin senaryoda kullanılması zorunlu olmamakla beraber, senaryonun konusunun ve içeriğinin “Sermaye Piyasalarında Yatırımcı Olmak” temasıyla uyumlu olması açısından bu terimlerin bilinmesinde, anlaşılmasında ve senaryoya uygun olanların kullanılmasında fayda var. Bu önemli bir detay, çünkü göndereceğiniz senaryoların içeriği ilk olarak TSPB Jürisinin değerlendirmesinden geçtikten sonra, sinematografik olarak değerlendirilmek üzere sinema-televizyon uzmanlarından oluşan Senaryo Jürisi’nin elemesine tabi tutulacak. Bu ön elemeyi geçenlere, sinema-televizyon uzmanları ile “sinemanın unsurları” konulu atölye gerçekleştirdikten sonra senaryolarını filme aktarmaları için süre verilecek. Süreç sonunda da filmler Ana Jüri tarafından değerlendirilecek ve ilk üç (Birinciye 25.000 TL, İkinciye 20.000 TL, Üçüncüye 15.000 TL) ile bir mansiyon (10.000 TL Cüneyt Cebenoyan Özel Ödülü) olmak üzere dört ödül ile taçlandırılacak.
Kısa filmlerin süresi üç dakika ile sınırlı. Dolayısıyla senaryolar üç en fazla beş sayfa olmalı ve www.kameraelindegelecegincebinde.com sitesine yüklenmeli. “Times New Roman yazı karakterli, bir buçuk satır aralıklı, sağ-sol kenarlar üç cm, üst-alt kenarlar iki buçuk cm boşluklu” biçimsel özelliği olan senaryolar istenen formatta (Fransız formatında ya da Amerikan formatında) yazılabilir. Yukarıdaki “Kısa film senaryosu nasıl yazılır?” başlıklı videoyu izleyip konuyla ilgili yol gösterici bilgiye ulaşabilirsiniz.
(Yarışmaya bir aday sadece bir senaryo ile katılabilir.)
Önemli tarihler;
Haydi senaryo için bilgisayar başına ama kameranı da hazır tut.
Çünkü Kamera Elinde Geleceğin Cebinde!!!
Finansal Piyasalar nedir?
Fon fazlası olan bireylerin tasarruflarının fon ihtiyacı olanların kullanımına sundukları, kıymetli evrak niteliğindeki araçların alınıp satıldığı piyasalara “finansal piyasalar” denir. Vadelerine göre para ve sermaye piyasası olarak ikiye ayrılır. Para piyasası vadesi bir yılı aşmayan kısa vadeli fonlardan oluşurken, söz konusu fonlar kredi olarak işletmelerin dönen varlıklarının finansmanında kullanılır. Para piyasası bankacılık kesimi ve bankacılık dışı mali kuruluşları (finansal kiralama, faktöring şirketleri, forfaiting şirketleri, sigortacılık şirketleri vb) kapsar. Para piyasası araçları ise hazine bonosu, finansman bonosu, banka garantili bono, repo/ters repo ve banka bonolarından oluşur. Ülkemizde repo işlemleri, hazine bonosu ve devlet tahvilleri ile özel sektör borçlanma senetleri üzerinden yapılır. Getirisi sabitlenmiş olan repo işlemleri para piyasalarındaki en likit yatırım araçlarındandır.
Sermaye Piyasası Nedir? Faydaları Nedir?
Bir yıldan daha uzun bir vadeye sahip olan finansal varlıkların (pay senedi ve borçlanma araçlarının) işlem gördüğü piyasaya “sermaye piyasası” denir. Sermaye piyasaları uzun vadeli fon arz ve talebinin karşılaştığı piyasadır. Sermaye piyasasında, fon sahipleri menkul kıymetleri ihraççısından veya ikinci el olarak ikincil piyasadan satın alabilirler. İlk defa piyasada dolaşıma çıkan pay senedi ve borçlanma aracının işlem gördüğü, ilk kez menkul kıymet ihracı yapan firmalar ile fon fazlasına sahip olanların bir araya geldiği piyasaya “birincil piyasa”, daha önce birincil piyasada çıkarılmış menkul kıymetlerin yatırımcılar arasında alım ve satımının yapıldığı/el değiştirildiği piyasaya ise “ikincil piyasa” denir. Birincil piyasada, uzun vadeli fonlar tasarruf sahibinden doğrudan firmalara aktarılırken, firmalar bu yolla kendilerine fon sağlar, şirketlere yeni sermaye girer. Birincil piyasada menkul kıymetler doğrudan ihraççıdan yatırımcıya satılmakta ve halka arz kuralları uygulanmaktadır. İkincil piyasa ise, menkul kıymetlerin nakde dönüştürüldüğü, yatırımcılar arasında menkul kıymetlerin el değiştirmesiyle yatırımcıya likiditasyon sağlanan bir piyasa olup, birincil piyasa için de talep yaratarak bu piyasanın gelişmesine katkıda bulunulur.
Sermaye piyasası, tasarrufların menkul kıymetlere yatırılması suretiyle hane halkının ekonomik kalkınmaya etkin bir şekilde katılımını sağlar, tasarrufa teşvik eder ve bu yolla sermayenin tabana yayılmasını sağlar, şirketlere ve girişimcilere düşük maliyetle kaynak imkânı sunar, makro anlamda ülkenin gayri safi milli hasılatını artırır ve ekonomik gelişimini sağlar.
Risk, Getiri ve Vade
Zarara uğrama tehlikesi ile sonuç belirsizliği “risk” olarak adlandırılır. Sermaye piyasası araçları kullanılarak yapılan yatırımlar, belirsizlik nedeniyle anaparanın kaybedilme olasılığını da taşır. Siyasi çalkantılar, ekonomik olumsuzluklar, sermaye piyasası aracı ihraç eden kurumun faaliyetlerinin zayıflaması, faiz oranları ile döviz kurundaki değişim, yatırım aracının fiyatındaki aşırı oynaklık benzeri yatırım aracının getirisini etkileyebilecek pek çok risk bulunur. Geleneksel finans teorisine göre, bir yatırım aracının riski ne denli yüksekse bu araçtan elde edilmesi beklenen getiri de o denli yüksektir.
Yatırımın vadesi ile risk alabilme seviyesi arasında bir ilişki vardır. Yatırımının vadesi arttıkça kişinin risk alma kapasitesi de artar. Uzun vadelerde yatırımcılar daha yüksek risk alan portföyler oluşturabilir ve bu şekilde getiri beklentileri daha yüksek olur. Yatırım vadesi kısa olursa, yatırımcının oluşturacağı portföy daha az riskli olmalıdır, aksi takdirde anaparasını kaybetme riski yüksek olur.
Likidite Ne Demek?
Menkul kıymetlerin nakde çevrilme kolaylığına “likidite” denir. Bir kıymeti nakde çevirirken fiyatının bu işlemden fazla etkilenmemesi, ilgili kıymetin likit olduğunu gösterir. Likit araçlara yatırım yapmak bu anlamda daha az risklidir.
Menkul kıymetler, türev araçlar ve yatırım sözleşmeleri de dâhil olmak üzere Sermaye Piyasası Kurulu tarafından bu kapsamda olduğu belirlenen diğer sermaye piyasası araçlarını ifade eder. Genel olarak pay senedi, özel sektör tahvilleri, devlet tahvili, yatırım fonu katılım payları, gelir ortaklığı senetleri, kira sertifikaları, gayrimenkul sertifikası, varlığa/ipoteğe dayalı menkul kıymetler, varlık /ipotek teminatlı menkul kıymetler gibi yatırım araçlarından oluşur. Özellikle risk yönetimi için kullanılan türev ürünler de sermaye piyasası araçları arasında yer alsa da bu ürünler riskli olmaları nedeniyle daha profesyonel yatırımcılar tarafından tercih edilir. Tüm bu işlemler yatırım kuruluşları vasıtasıyla gerçekleşir.
Pay (Hisse) Senedi Nedir?
Pay senedi, anonim şirket tarafından çıkarılır ve ortaklık ifade eder. Pay senedi alan yatırımcı şirketin ortağı yani sahibi olur. Pay, sahibine ortaklık hakkı, yönetime katılma (oy) hakkı ve kâr payı (temettü) alma hakkı gibi hakların yanı sıra, bilgi alma hakkı da sağlar.
Pay sahibi temel olarak iki tür gelir elde eder: sermaye kazancı ve kâr payı.
Sermaye kazancı, payın değerindeki olası artıştan elde edilen geliri ifade eder. Ancak, pay fiyatlarının yatırımcı beklenti ve işlemlerine bağlı olarak ortaya çıkan arz ve talebe göre borsada her an değişebileceği, dolayısıyla düşebileceği unutulmamalıdır. Bununla beraber fiyatlardaki değişimlerin her zaman şirketin içsel değerini yansıtmayacağının ayırdında olmak gereklidir.
Diğeri ise şirketin kâr etmesi durumunda kârın dağıtılmasından elde edilen temettü (kâr payı) geliridir. Payları borsada işlem gören şirketler kâr dağıtıp dağıtmamak konusunda serbesttir. Borsada işlem gören şirketler kârını nakit olarak veya bedelsiz pay ihraç ederek dağıtabilir.
Tahvil/Bono Nedir?
Tahvil ve bono, devlet veya şirketlerin finansman sağlamak amacıyla ihraç ettiği borçlanma araçlarıdır. Tahvil/bono sahibi, tahvili çıkaran kuruluşun alacaklısıdır. İlgili şirket veya kamu kurumunun üzerinde alacağından başka hiçbir hakka sahip değildir ve bu kuruluşların yönetimine katılamaz.
Devlet tahvilleri, T.C. Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın bir yıldan uzun vadeyle (364 gün veya daha fazla) ödünç para almak amacıyla çıkardığı devlet iç borçlanma senetleridir (DİBS). Hazine bonoları ise, T.C. Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından çıkarılan, vadesi bir yıldan kısa (364 güne kadar) devlet iç borçlanma senetleridir. Özel sektör tahvilleri, reel sektör şirketleri veya finansal kurumlar tarafından çıkarılan borçlanma senetlerini ifade eder. Bunlardan 364 günden daha kısa vadeli olanlar “bono” olarak adlandırılır.
Eurotahvil (Eurobond) ise, ilgili devlet veya şirketin kendi para birimi dışındaki yabancı bir para birimi üzerinden çıkardığı ve uluslararası piyasalarda ihraç ettiği borçlanma araçlarını ifade eder.
Tahviller, sabit veya değişken faizli olarak ihraç edilebilmektedir. Kupon ödemeli tahviller, vadeden önce belirli ara dönemlerde faiz ödemesinde bulunur. Kuponsuz, ya da iskontolu tahvillerde ise, tahvili almak için ödenen tutar ile vadede ele geçen tutar arasındaki fark faiz gelirini oluşturur.
Borçlanma senetleri, vade sonuna kadar elde tutulduğu takdirde, belli bir faiz kazancını garanti eder. Ancak yatırımcı, tahvil ve bonoyu vade sonuna kadar elde tutmak zorunda değildir. Yatırımcı, tahvil veya bonoyu vadesinden önce satarsa, ikincil piyasadaki faiz oranlarındaki değişimden etkilenir. Eğer piyasadaki faiz oranları gerilemiş ise getirisi artar, faiz oranları artmış ise getirisi düşer, hatta zarar edebilir.
Yakın zamanda sürdürülebilirliğe katkı sağlayan projeleri finanse eden tahvilleri tanımlayan bir düzenleme yapılmıştır. Buna göre “yeşil”, “mavi” ve “sürdürülebilir” tahviller de yakın zamanda piyasamızda işlem görebilecektir.
Kira Sertifikası Nedir?
Kira sertifikaları uluslararası piyasalarda “sukuk” adıyla tanınır. Bu araçları “faizsiz borçlanma aracı” olarak tanımlamak mümkündür. Kira sertifikaları vadeye kadar elde tutulabileceği gibi, ikincil piyasada da alınıp satılabilir. Devlet veya özel şirketler tarafından çıkarılabilen bu ürünler, bir varlığı dayanak alarak ihraç edilir. Bu yöntemde, kira sertifikasını çıkaran kuruluş (kaynak kuruluş olarak adlandırılır) bir kısım varlığını veya haklarını bu amaç için özel olarak kurulan varlık kiralama şirketine devreder.
Varlık kiralama şirketi devraldığı varlıkları veya hakları dayanak alan kira sertifikalarını ihraç ederek yatırımcılara satar. Kaynak kuruluştan gelen gelirler sertifikaların dönemsel ödemelerinin yapılmasını sağlar. Vade sonunda ise kaynak kuruluşa geri iade edilen söz konusu varlık veya haklardan elde edilen gelir, kira sertifikası sahiplerine anapara ödemesi olarak payları oranında dağıtılır.
Yakın zamanda sürdürülebilirliğe katkı sağlayan projeleri finanse eden kira sertifikaları tanımlayan bir düzenleme yapılmıştır. Buna göre “yeşil”, “mavi” ve “sürdürülebilir” kira sertifikaları da yakın zamanda piyasamızda işlem görebilecektir.
Yatırım Fonu Nedir?
Tasarruf sahiplerinden fon katılma payı karşılığında toplanan para ya da diğer varlıklarla, tasarruf sahipleri hesabına, inançlı mülkiyet esaslarına göre Sermaye Piyasası Kurulunca belirlenen varlık ve haklardan oluşan portföy veya portföyleri işletmek amacıyla portföy yönetim şirketleri tarafından fon iç tüzüğü ile kurulan ve tüzel kişiliği bulunmayan mal varlığına “yatırım fonu” adı verilir. Fonun varlığı, kurucusunun ve portföy saklayıcısının malvarlığından ayrıdır.
Yatırım fonu, portföy yönetim şirketlerince kurulur. Portföy yöneticisi tarafından yönetilen yatırım fonu sermaye piyasası araçlarına yatırımcılara sattığı katılma payı karşılığı elde ettiği kaynaklarla yatırım yapar. Yatırım fonunun izleyeceği genel strateji ile yatırım yapacağı yatırım araçları fon izahnamesiyle belirlenir. Yatırım fonu, içerdiği menkul kıymetlerden kâr payı, faiz gibi gelir elde eder.
Fonun sahip olduğu menkul kıymetlerin fiyatı da diğer yatırım araçları gibi değişkendir. Diğer bir deyişle fonların değeri artabileceği gibi düşebilir de.
Yatırım fonu katılma belgesi özellikle mütevazı tasarruflara sahip bireysel yatırımcılar için uygundur çünkü:
Türkiye Elektronik Fon Alım Satım Platformu (TEFAS) sayesinde tek bir yatırım hesabıyla tüm yatırım fonlarına erişim mümkündür.
Yatırımcılar tercihlerine hitap eden farklı portföy yapılarına sahip fonlar arasından seçim yapabilir. Belli başlı fon tipleri şunlardır:
Yabancı para ve sermaye piyasası araçlarına toplam değerinin en az %80’i oranında yatırım yapan fonların unvanlarında “yabancı” ibaresi bulunur.
Bireysel Emeklilik Sistemi (BES) ve Otomatik Katılım Sistemi (OKS) Nedir?
Bireysel Emeklilik Sisteminde (BES) temel amaç, uzun vadeli bakış açısıyla katılımcıların düzenli tasarruf ederek elde ettikleri getirilerle emeklilik döneminde düzenli gelir sağlamasıdır. Bu sistemde düzenli olarak yapılan tasarruflar yatırımcının tercih ettiği bireysel emeklilik yatırım fonlarında değerlendirilir.
Sisteme katılım için bir emeklilik şirketinde hesap açmak gereklidir. Bu şirketlerce katılımcılardan toplanan tutarlar portföy yönetim şirketlerince yönetilir. Emeklilik yatırım fonları mevduat, pay senedi, borçlanma aracı ve kıymetli madenler gibi araçlara yatırım yapabilir. Bu sistemde yapılan yatırımlar da diğer yatırım fonları gibi sermaye piyasasında oluşan fiyat hareketlerinden etkilenir, değer kazanabileceği gibi değer kaybedebilir.
Sisteme devlet tarafından sağlanan çeşitli avantajlar bulunmaktadır. Belirli bir sınıra kadar devlet, yatırımcıların katkısının ilave katkı sağlamaktadır. Sistemin sağladığı olanaklardan etkin şekilde faydalanılması, sistemde 10 yıl tasarruf edilmesi ve 56 yaş sınırına ulaşılması ile mümkündür.
Bireysel Emeklilik Kanununda yapılan yasal düzenlemeyle birlikte, 18 yaşından küçük çocukların da sisteme girmeleri mümkün oldu ve bir ailenin çocuk dahil her bir üyesi için oluşturulan sözleşmelerde bireyler ayrı ayrı %30 devlet katkısı avantajından yararlanabilmektedir.
Otomatik Katılım Sistemi (OKS) işverenlerin çalışanları doğrudan dahil ettikleri bir emeklilik sistemidir. Sistem, kamuda veya özel sektörde işverene bağlı olan tüm çalışanları kapsamaktadır. Sisteme girmek zorunlu, ancak sistemde kalmak mecburi değildir. Bu çerçevede işverenler çalışanların kazançlarının %3’ünü sisteme aktarır. Çalışanlar bu sistemde istedikleri süre kalabilir. Ancak OKS’den emekli olunabilmesi için, sisteme ilk giriş tarihinden itibaren 10 yıl süreyle sistemde kalınması ve 56 yaşınım doldurulması gerekir. Bu sisteme otomatik olarak dahil edilen çalışanlar, sistemde kalmaları halinde, sosyal güvenlik sisteminin sağladığı emeklilik gelirine ek bir gelire kavuşurlar. Maaştan kesilerek ödenen katkı paylarının %30’una karşılık gelen tutar, devlet katkısı olarak otomatik katılım hesabına kaydedilmektedir. Bir katılımcının bir takvim yılı içinde alabileceği devlet katkısı tutarı, ilgili takvim yılı için belirlenen yıllık toplam brüt asgari ücret tutarının %30’unu geçememektedir. Ayrıca otomatik katılım sistemine ilk girişte bir defaya mahsus olmak üzere, başlangıç döneminin bitimini takip eden hesap döneminde başlangıç devlet katkısı olarak 1.000 TL ilave devlet katkısı hesaba kaydedilmektedir.
Hem otomatik katılım hem de bireysel emeklilik devlet katkısı hesabında kayıtlı tutarların;
hak kazanılmaktadır.
Sermaye piyasasının düzenli ve verimli işleyebilmesi için çeşitli kurumlar beraberce faaliyet gösterir. Sermaye piyasası kurumları; Sermaye Piyasası Kanununa göre yatırım kuruluşları, kolektif yatırım kuruluşları, sermaye piyasasında faaliyette bulunan bağımsız denetim, değerleme ve derecelendirme kuruluşları, portföy yönetim şirketleri, ipotek finansmanı kuruluşları, konut finansmanı ve varlık finansmanı fonları, varlık kiralama şirketleri, merkezî takas kuruluşları, merkezî saklama kuruluşları, veri depolama kuruluşları ile kuruluş ve faaliyet esasları Sermaye Piyasası Kurulunca belirlenen diğer sermaye piyasası kurumlarını içerir.
Sermaye Piyasası Kurulu (SPK)
Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) sermaye piyasasını düzenleyen, gözeten ve denetleyen kamu kurumudur. SPK’nın temel görevi piyasanın işleyiş kurallarını belirlemek, sermaye piyasalarının güven, açıklık ve kararlılık içinde, adil ve etkin çalışmasını sağlamak, ilgili kurumların belli kurallar çerçevesinde faaliyet göstermesini sağlamak ve yatırımcıların haklarını korumaktır.
Borsa İstanbul (BİST)
Borsa İstanbul, pay senetleri, özel sektör ve kamu tahvilleri, vadeli işlem sözleşmeleri, opsiyonlar, uluslararası menkul kıymetler ve kıymetli madenlerin işlem gördüğü organize bir piyasadır. Borsa İstanbul; kota alınma, kottan çıkarılma ile borsada işlem görme ve işlem görmenin durdurulması, emirlerin iletilmesi ve eşleştirilmesi, gerçekleştirilen işlemlere ilişkin yükümlülüklerin zamanında yerine getirilmesi, Borsada işlem yapma yetkisinin verilmesi piyasa oluşturma, işletme ve yönetilmesi gibi faaliyetlerde bulunur.
Türkiye Sermaye Piyasaları Birliği (TSPB)
Sermaye Piyasası Kanunu ile kurulmuş, kamu kurumu niteliğinde bir meslek kuruluşudur. Sermaye piyasasında faaliyet gösteren tüm banka, aracı kurum, portföy yönetim şirketleri ve payları borsada işlem gören tüm yatırım ortaklıklarından oluşan bir üyelik yapısına sahiptir. Birlik, sermaye piyasasını ve aracılık faaliyetlerini geliştirmek, üyelerinin özen ve disiplin içinde çalışmaları sağlamak ve mesleki konularda üyelerini aydınlatmak için çalışmaktadır. Yatırımcı eğitimi ve uyuşmazlık çözümü de Birliğin faaliyetleri arasındadır.
Aracı Kurum
Aracı kurumlar SPK’dan aldıkları faaliyet izni kapsamında sermaye piyasasında pay senedi, tahvil/bono, türev gibi finansal ürünlerin alım satımına aracılık eder, sermaye piyasası araçlarının halka arz edilmesi faaliyetini yürütür ve müşterilere yatırım danışmanlığı, portföy yöneticiliği ve sermaye piyasası araçlarının müşteri namına saklanması ve yönetimi hizmetleri sunar. Aracı kurumlardan; emir iletimine aracılık ve yatırım danışmanlığı faaliyetlerinden herhangi birini veya tamamını yürütecek olanlar “dar yetkili”, işlem aracılığı, en iyi gayret aracılığı faaliyeti, sınırlı saklama hizmeti ve portföy yöneticiliği faaliyetinden herhangi birini veya tamamını yürütecek olanlar “kısmi yetkili”, portföy aracılığı faaliyeti, genel saklama hizmeti ve aracılık yüklenimi faaliyetinden herhangi birini veya tamamını yürütecek olanlar “geniş yetkili” olarak adlandırılır.
Banka
Finansal sistemin sancak gemisi konumunda bulunan bankalar genel olarak müşterilerine TL mevduat ve döviz tevdiat hesapları açar, konut, taşıt vb. gibi çeşitli krediler tesis eder ve tüketicilere ulusal/uluslararası ödeme sistemlerini sağlar. Sermaye piyasasında ise ticari bankalar sadece tahvil/bono ve (paylara dayalı olanlar hariç) türev işlemleri yapabilir. Yatırım bankaları ise pay senedi piyasasında da aracılık yapabilir. Banka ve aracı kurumlara “yatırım kuruluşu” denir.
Portföy Yönetim Şirketi
Portföy yönetim şirketi, ana faaliyet konusu fonların kurulması ve yönetimi olan ve anonim ortaklık şeklinde kurulan sermaye piyasası kurumudur. Portföy yönetim şirketleri, SPK’dan yetki belgesi almak kaydıyla kişi ve kurumlara yönelik yatırım danışmanlığı ve portföy yöneticiliği hizmeti verir. Yatırım ortaklıklarının, emeklilik yatırım fonlarının ve bunların muadili yurt dışında kurulmuş yabancı kolektif yatırım kuruluşlarının portföylerinin yönetimi de portföy yönetim şirketinin ana faaliyet konusu kapsamında değerlendirilir. Portföy yönetim şirketleri münhasıran payları yurt dışında yerleşik kişilere pazarlanacak yabancı kolektif yatırım kuruluşu kurmak ve yönetmek ile yurt dışında yerleşik kişilere portföy yönetim hizmeti vermek, münhasıran girişim sermayesi yatırım fonu kurmak ve yönetmek, münhasıran gayrimenkul yatırım fonu kurmak ve yönetmek veya gayrimenkul ve girişim sermayesi yatırım fonu kurmak ve yönetmek üzere de kurulabilir.
İstanbul Takas ve Saklama Bankası (Takasbank)
Borsa İstanbul’da yapılan tüm alım-satım işlemlerinin takası (alış işlemlerinde paranın ödenip menkul kıymetin teslim alınması ile satış işlemlerinde menkul kıymetin teslim edilip paranın alınması) Takasbank tarafından gerçekleştirilmektedir.
Takasbank ayrıca Türkiye Elektronik Fon Alım Satım Platformu’nu (TEFAS) işletir. TEFAS tüm fonlara ilişkin bilgilere tek bir noktadan ulaşım, tüm yatırım fonlarına tek bir hesaptan erişim gibi imkanlar sunmaktadır.
Yine Takasbank tarafından işletilen Bireysel Emeklilik Fon Alım Satım Platformu (BEFAS) emeklilik yatırım fonu paylarının alım satımının yapıldığı merkezi elektronik platformdur. Sistem katılımcıları bu platform üzerinden kendi emeklilik şirketleri dışında diğer emeklilik şirketlerinin fonlarının alım satımını yapabilir.
Merkezi Kayıt Kuruluşu
Merkezi Kayıt Kuruluşu (MKK), her yatırımcıya ait pay senedi, borçlanma aracı ile yatırım fonu katılma belgelerinin kaydını tutar ve saklamasını yapar. Bir anlamda sermaye piyasasının tapu idaresidir.
MKK tarafından işletilen Kamuyu Aydınlatma Platformu (KAP), sermaye piyasası ile Borsa İstanbul mevzuatı gereğince kamuoyuna açıklanmasına gerek görülen işlem ve bildirimlerin iletildiği elektronik sistemdir.
Yatırımcı Tazmin Merkezi
Yatırımcı Tazmin Merkezi (YTM), yatırım kuruluşlarının, yatırım hizmet ve faaliyetinden kaynaklanan nakit ödeme veya sermaye piyasası araçları teslim yükümlülüklerini yerine getirememeleri hâlinde, yatırımcıları belirli bir üst sınıra kadar tazmin etmek amacıyla hizmet verir.
Sermaye Piyasası Kanuna göre, sermaye piyasası araçlarıyla ilgili emirlerin alınması ve iletilmesi (emir iletimine aracılık faaliyeti), sermaye piyasası araçlarıyla ilgili emirlerin müşteri adına ve hesabına veya kendi adına ve müşteri hesabına gerçekleştirilmesi (işlem aracılığı faaliyeti), sermaye piyasası araçlarının kendi hesabından alım ve satımı (portföy aracılığı faaliyeti), portföy yöneticiliği, yatırım danışmanlığı, sermaye piyasası araçlarının halka arzında yüklenimde bulunularak satışa aracılık edilmesi, sermaye piyasası araçlarının halka arzında yüklenimde bulunmaksızın satışa aracılık edilmesi, çok taraflı alım satım sistemlerinin ve borsa dışı diğer teşkilatlanmış pazar yerlerinin işletilmesi, sermaye piyasası araçlarının müşteri namına saklanması ve yönetimi ile portföy saklanması “yatırım hizmetleri” kapsamındadır.
Portföy Yöneticiliği Nedir?
Portföy yöneticiliği, birikimlerin para ve sermaye piyasalarında yatırımcı adına yetkili kuruluşlar tarafından belirli bir ücret karşılığında yönetilmesidir. Bu faaliyet için yatırım kuruluşu veya portföy yönetim şirketinin SPK’dan yetki almış olmasına dikkat edilmelidir. Portföy yönetimi hizmetini, aracı kurumlar ve portföy yönetim şirketleri sunabilir.
Yatırımcı bu hizmetten yararlanmak için yetkili kurumla portföy yönetim sözleşmesi imzalamalıdır. Kurum, yatırımcının almak istediği risk derecesine ve tercih ettiği yatırım araçlarına göre portföyü yönetir, ancak belirli bir getiriyi garanti edemez.
Portföy yönetim hizmetinin avantajı, kişiye veya kuruma özel olmasıdır. Yetkili kurumların hizmet aldığı araştırma kadrosu, yurtiçi ve yurtdışı piyasaları takip ederek yatırımların günün şartlarına uygun değerlendirilmesini sağlar. Ayrıca, profesyoneller tarafından alınan yatırım kararları, değişen piyasalarda hızlı hareket etme kabiliyeti sağlar.
Yatırım Danışmanlığı Nedir?
Yatırım danışmanlığı, yetkili yatırım kuruluşunun, yatırımcı talebi doğrultusunda veya yatırımcı talebi olmaksızın sermaye piyasası araçları ile bunları ihraç eden ortaklık ve kuruluşlar hakkında, belli bir kişiye veya mali durumları, risk ve getiri tercihleri benzer nitelikteki bir gruba yönelik olarak yönlendirici nitelikte yorum ve tavsiyelerde bulunması faaliyetidir. Yatırım danışmanlığı faaliyeti, Sermaye Piyasası Kurulundan izin almak kaydıyla aracı kurumlar, yatırım ve kalkınma bankaları ile portföy yönetim şirketleri tarafından yapılabilir ve bu yüzden yatırım danışmanlığı faaliyeti için ilgili kurumun SPK’dan yetkilendirilmiş olmasına dikkat edilmelidir.
Müşterilere yatırım kuruluşları tarafından her türlü elektronik ortam aracılığıyla doğrudan sunulan veya yönlendirilen başka gerçek veya sanal portföylere ilişkin işlemlerin takip edilmesi ve/veya kopyalamasını sağlayan imkanların sunulması yatırım danışmanlığı faaliyeti kapsamında değerlendirilir.
Genel Yatırım Tavsiyesi Nedir?
Yatırım kuruluşları, müşterilerine kendi bünyelerinde hazırlanan veya üçüncü bir taraftan temin edilen araştırma raporu veya benzeri belgeleri çerçevesinde genel yatırım tavsiyesi verebilir. Bu hizmet belirli bir müşteriye özel olarak yönlendirici nitelikte yapılmamalıdır. Genel yatırım tavsiyeleri internet siteleri gibi dağıtım kanalları aracılığıyla, yüz yüze, telefonda ve benzeri şekillerde paylaşılabilir. Yatırım kuruluşları dışında medya ve süreli yayın yapanlar da genel yatırım tavsiyesi sunabilir.
İhraç nedir? Halka Arz Nedir? Halka Açık Ortaklık Nedir?
Payları halka arz edilmiş olan veya halka arz edilmiş sayılan ortaklıklar “halka açık ortaklık” olarak adlandırılır. “Payları halka arz edilmiş sayılan ortaklık”, ortak sayısı 500’ün üzerinde olan ortaklıklardır. “Halka arz” ise sadece payların değil, tüm sermaye piyasası araçlarının (tahvil, varant, kira sertifikası) satın alınabilmesi için yatırımcılara her türlü yoldan yapılan çağrıyı ve bu çağrı devamında yatırımcılara satışını ifade eder. Şirketler mevcut sermayeyi temsil eden paylarının bir kısmını ortak satışı (mevcut payların halka arzı) şeklinde halka arz edebileceği gibi, sermaye artırımı (yeni pay ihracı yoluyla halka arz) yoluna giderek, mevcut ortakların rüçhan hakkını (yeni pay alma haklarını) kısmen veya tamamen kısıtlayarak halka arzı tercih edebilir. Şirketler bu iki yöntemin her ikisini birlikte de kullanabilir. Mevcut payların halka arzı yönteminde, payların nominal değeri üzerinden satışından sağlanan prim, paylarını halka satan ortağa ait olmakta, şirkete kaynak girişi olmamaktadır. Sermaye artırımı yoluyla halka arzlarda ise, şirket sermayesinin tamamının ödenmiş olması zorunludur ve elde edilen satış hasılatı doğrudan şirkete ait olmakta ve bu sağlanan kaynak şirketin belirlediği finansman stratejisi doğrultusunda kullanılabilmektedir.
Halka arz, halka kapalı bir şirket tarafından ilk defa yapılıyorsa bu bir “halka açılma”dır. Önceden paylarını halka arz etmiş ortaklıkların paylarını tekrar halka arz etmelerine “ikincil halka arz” denir. “İhraç”, sermaye piyasası araçlarının ihraççılar tarafından çıkarılıp, halka arz edilerek veya edilmeksizin satışıdır.
Şirketler neden halka açılır? Kaynak ihtiyacını karşılamak, payları için likidite sağlamak, kurumsallaşma, tanıtım ve itibar sağlamak amaçlarıyla şirketler halka açılır. Halka açılma bir “doğrudan finansman” yöntemidir. Halka açık ve borsada işlem gören şirketler, düşük maliyetli ve uzun vadeli finansman olanaklarından yararlanmaktadır. Şirketler paylarını primli fiyatla halka arz ederek, alternatif finansman yöntemlerine göre daha düşük maliyetle geri ödemesi olmayan bir kaynağı kullanma olanağına sahip olmaktadır. Şirketlerin paylarının Borsada işlem görmesi para piyasası nezdindeki kredibilitelerini de artırmakta, hem yurt içinden hem yurt dışından daha ucuz ve kolay kredi bulma imkanı sağlamaktadır. Şirket bilgilerinin yurtiçi ve yurtdışındaki yatırımcılara sürekli olarak ulaşması şirketlerini yatırımcılara tanıtımına katkı sağlarken, sermaye piyasalarının denetim mekanizmaları kurumsallaşma sürecini hızlandırmaktadır. Şirketlerin halka arz edilen payları Borsa İstanbul Pay Piyasası bünyesinde yer alan pazarlardan (Yıldız Pazar, Ana Pazar, Alt Pazar) şartlarını sağladıkları pazarda işlem görmeye başlayabilirler. Bu sayede şirket ortakları Borsada işlem gören payları kredi işlemlerinde teminat olarak da kullanabilmektedir. Şirketin piyasada pay fiyatının oluşması; birleşme, satın alma veya ikincil arz işlemlerinde şirket değerinin tespitinde de bir referans oluşturmaktadır.
Borsada işlem görmek üzere halka arz edilen pay senetleri yatırımcılar için yeni bir yatırım seçeneğidir. Şirketlerin halka açılabilmesi için SPK’dan izin almaları ve gerekli tüm yasal yükümlülükleri yerine getirmeleri gerekmektedir. Bu kapsamda, yayımlanan izahname, fiyat tespit raporu ve araştırma raporları, şirketi tanıma ve yatırım kararı alma sürecinde önemli kaynaklardır.
Ülkemizde faaliyet gösteren şirketlerin uymak zorunda oldukları kanunlara göre; halktan para toplamak isteyen şirketlerin herhangi bir şekilde pay senedi, tahvil veya bunlara benzer kıymetli evrak satmaları için, öncelikle söz konusu kıymetli evrakın Sermaye Piyasası Kurulu’nca kayda alınması, kayda alma tarih ve sayısının halktan para toplamak için yapılan ilanlarda belirtilmesi ve paraların aynı ilanda belirtilen şirket adına bir bankada açılmış bulunan özel hesaba yatırılması şarttır. Bu çerçevede, tasarruf sahiplerinin mağdur olmamaları için, Sermaye Piyasası Kurulu tarafından onaylı Yeni Pay Alma İlanlarının veya Halka Arz İlanlarının yayımlanmasından sonra, söz konusu ilanlarda belirtilen banka şubelerine sermaye payları ile orantılı veya satın almak istedikleri hisse tutarında para yatırmaları gerekmektedir.
Dünyamızın karşı karşıya olduğu acil çevresel, siyasi ve ekonomik sorunlara karşı Birleşmiş Milletler bünyesinde yürütülen çalışmalar sonucunda 2030 yılında yoksulluğun son erdirilmesi, çevrenin korunması, iklim krizine karşı önlem alınması, refahın adil paylaşımı ve barışı sağlamak hedefleriyle “Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları” benimsenmiştir. Sermaye piyasası da sürdürülebilir kalkınmanın sağlanmasında ihtiyaç duyulan uzun vadeli kaynağı şirketlere sağlama imkânı sunmaktadır.
Sürdürülebilirliğe katkı sağlayan projeler “yeşil”, “mavi” veya “sürdürülebilir” borçlanma araçları (tahvil-bono, kira sertifikası) aracılığıyla yapılabilir. Diğer yandan Borsa İstanbul kurumsal sürdürülebilirlik performansları üst seviyede olan şirketlerin paylarının BIST Sürdürülebilirlik Endeksine dahil etmektedir.
Yetki Belgesi
Sermaye piyasası kurumlarının faaliyete geçebilmeleri için SPK’dan yetki belgesi almaları gerekmektedir. SPK tarafından faaliyet izin başvuruları ayrı ayrı incelenerek SPK tarafından uygun görülmesi halinde yatırım kuruluşuna icra edebileceği yatırım hizmetleri ve faaliyetlerini gösteren tek bir yetki belgesi verilir. Yetki belgesinin alınmasından önce faaliyete başlanamaz.
Yatırım hizmet ve faaliyetleri kapsamında yetki belgesi ile yapılabilecek işlemler sayılmıştır. Bunlar:
a) Sermaye piyasası araçlarıyla ilgili emirlerin alınması ve iletilmesi
b) Sermaye piyasası araçlarıyla ilgili emirlerin müşteri adına ve hesabına veya kendi adına ve müşteri hesabına gerçekleştirilmesi
c) Sermaye piyasası araçlarının kendi hesabından alım ve satımı
ç) Portföy yöneticiliği
d) Yatırım danışmanlığı
e) Sermaye piyasası araçlarının halka arzında yüklenimde bulunularak satışa aracılık edilmesi
f) Sermaye piyasası araçlarının halka arzında yüklenimde bulunmaksızın satışa aracılık edilmesi
g) Çok taraflı alım satım sistemlerinin ve borsa dışı diğer teşkilatlanmış pazar yerlerinin işletilmesi
ğ) Sermaye piyasası araçlarının müşteri namına saklanması ve yönetimi ile portföy saklanması
Aracı kurum ve portföy yönetim şirketleri tarafından aşağıda sayılan yan hizmetler için ise yetki belgesi aranmamaktadır:
a) Sermaye piyasaları ile ilgili danışmanlık hizmetleri sunulması
b) Yatırım hizmetleri ve faaliyetleri ile sınırlı olarak kredi ya da ödünç verilmesi ve döviz hizmetleri sunulması
c) Sermaye piyasası araçlarına ilişkin işlemlerle ilgili yatırım araştırması ve finansal analiz yapılması veya genel tavsiyede bulunulması
d) Aracılık yükleniminin yürütülmesi ile ilgili hizmetlerin sunulması
e) Borçlanma veya başka yollardan finansman sağlanmasında aracılık hizmeti sunulması
f) Servet yönetimi ve finansal planlama yapılması
Yatırım hizmetlerinin ve faaliyetlerinin düzenli uğraşı, ticari veya mesleki faaliyet olarak icra edilebilmesi için SPK’dan izin alınması zorunlu olup, yatırım hizmetleri ve faaliyetleri ancak yatırım kuruluşları tarafından yerine getirilebilir. SPK’nın internet sitesinde (www.spk.gov.tr); sermaye piyasasında faaliyet göstermesine izin verilen kurumların unvan, adres ve telefon bilgileri ile hangi sermaye piyasası faaliyetlerde yetkileri bulunduğuna ilişkin bilgiler yer almaktadır.
Lisans Belgeleri Kim İçin Gereklidir?
Sermaye piyasası sektöründe ve halka açık şirketlerde çalışan veya çalışmak isteyenler için lisans belgeleri, çalışılan göreve göre zorunludur. Bu belgeler, fiilen çalışanlar için yasal bir zorunluluktur. Yeni mezunlar için çok önemli kariyer sertifikalarıdır. Sermaye piyasası kurumları, lisansa tabi görevlerde lisans belgesi olmayan kişileri çalıştıramazlar. Sermaye Piyasası Kurulu’nca bu hükme aykırı davranan kurumlara ve kişilere idari para cezası uygulanır.
Hangi Görev ve Unvanlar İçin Hangi Lisans Belgeleri Gereklidir?
SPK’nın Sermaye Piyasasında Faaliyette Bulunanlar İçin Lisanslama ve Sicil Tutmaya İlişkin Esaslar Hakkında Tebliğ’inin 1 numaralı ekinde her bir yetkili kurumda çalışan veya çalışacak olan kişilerden lisans gerektiren unvan ve görevler ve bu unvan ve görevlerde hangi lisans belgesine sahip olmaları gerektiğine ilişkin bir tablo yer almaktadır. Örneğin, bir aracı kurumda müfettiş olarak çalışan kişinin Sermaye Piyasası Faaliyetleri (SPF) Düzey 3 lisansına sahip olması zorunludur veyahut bir bankada müşteri temsilcisi olarak görev yapanların, SPF Düzey 1 Lisansına sahip olması gerekmektedir. Bir aracı kurum veya portföy yönetim şirketinde çalışan “yatırım danışmanlarının” da SPF Düzey 3 lisansına sahip olması zorunludur.
20. Tudem Roman Yarışması