Mehmet Acıoğlu Röportaj

1-Bize kendinizi tanıtır mısınız?

Şanlıurfa’nın Bozova İlçesine bağlı Yaylak beldesinde doğmuşum. İlkokula Gaziantep’te başladım. Daha sonra Diyarbakır Dicle Öğretmen Lisesinde ortaokul ve liseyi bitirdim. Hatay Eğitim Yüksek okulunda sınıf öğretmenliğini bitirip öğretmen olarak ilk atamam Çankırı ilinin Ovacık ilçesine yapıldı. Okumaya ara vermeden devam ettim öğretmen olduktan sonra 4 yıllık kamu yönetimini de 1998 yılında bitirdim. Halen bir devlet okulunda Müdür Yardımcısı olarak görevime devam ediyorum. 2-Kitap yazmaya nasıl başladınız ?  Kitap yazma çalışmalarıma şiirle başladım ve ilk şiirimi 1987 yılında yazdım. Teknolojinin gelişmesiyle bir süre şiir yazmaya ara verip bilgisayar üzerine eğitim aldım. Bilgisayar çok zamanımı aldığı için şiir yazmaya fırsat bulamadım. 2010 yılından sonra tekrar şiir yazma çalışmalarım devam etti. İlk şiir kitabım 2015 yılında “Memleketimin İnsanları” ismi ile AVA yayınları tarafından yayınlandı. Arkasından daha önceki notlarımla ve dünyada gelişen olaylardan etkilenerek roman yazmaya başladım. İlk romanım “Lanetli Mühür” de 2016 yılında Uğur Tuna yayınevi, “Islak Umutlar” 2017yılında Maşuk yayınevi ve son romanım “Ölüm meleği” XON yayınevi tarafından 2020 yılında yayınladı.  Halen roman yazma çalışmalarım devam ediyor.  

3-Kitabınızın yayınlanma serüvenininden biraz bahseder misiniz?

İlk şiir kitabımın yayınlanması için birçok yayıneviyle görüştüm fakat kimse şiir kitabı basmayı düşünmüyordu. Bunun nedeni okurunun az olmasını ileri sürdüler. Fakat roman kitaplarını yayınlamak şiir kitabına göre daha rahattı. Kitaplar basıldıktan sonra tanıtımları bizi uğraştırdı. Daha önceki romanlar yine bir nevi iyiydi. Bu pandemi sürecinde XON yayınevi tarafından “Ölüm Meleği” yayınladı. Tüm dünyada olduğu gibi Koşullar romanın tanıtımı için elverişli değildi. Bunun telafisinin ileriki günlerde yapacağımızı düşünüyorum.

4-Kitabınız için yararlandığınız kaynaklar ve esinlendiğiniz noktalardan bahsedebilir misiniz? Kitabımı yazmadan önce konu ile ilgili olarak birçok kitap, kişi ve internetten faydalandım. Aslında tüm dünyada olduğu gibi kitap yazmamak için bir neden yok. Hele Ortadoğu’da yaşıyorsanız her yaşanan olay yazılacak bir kitaptır.

5-Son olarak okurlarınıza ve yeni yazar adaylarına tavsiyeleriniz nelerdir?

Kitap okumak bir erdemliktir. “Benim sadık yarim kitaptır.” Sözünü ben çok kullanırım.Kitap yalnızca zaman geçirmek değildir. Aynı zamanda ufku açar, geleceğe zemin hazırlar, olaylar hakkında ön görüler oluşturur. Kitap okumak barıştır, kardeşliktir ve yeni bir dünyadır. Yazar arkadaşlara ise bol bol kitap okumalarını öneririm çünkü okumadan yazamayız. Kelime hazinemiz gelişir, olaylara bakış açımız farklı olur. Değişik insanlar tanıyarak onların kültürlerinin yayılmasına elçilik yaparız. Birde kitap yazmanın ve yayınlamayı bir kazanç kapısı olarak görmemelerini öneririm.