İNSANLIĞA NOT – Merve Özbakır
İnsanlar diyorum ne garip; kötü düşünceler yerine iyi düşünseler nasıl olurdu acaba? Bence daha güzel olurdu her şey. Bir yağmur yağdığında yağmurda dans edip ıslansalar, bir kitap okumuş olsalar, bir şiir dinleseler, bir tiyatro veya sinemaya gitmiş olsalar, bir çocuğun yüzünü güldürseler, biraz olsun empati kursalar, mutlu olmak için çabalamak yerine anın tadını çıkarsalar, kendilerini dünyanın akışına bıraksalar, hayvanları, ağaçları, çiçekleri sadece güzel çiçekleri değil kaktüsleri de sevseler... Her şeyi herkesi kucaklayıp sevgiyle sarılsalar hayat daha yaşanabilir olurdu aslında. Ama bazıları ne yapıyor iyilik yapan bir insanın yaptığı iyilikten bile kötülük çıkarıyor.
Güzel bakamıyor olaya. İnsan olmanın erdemi bir şeyi kusurları ile sevebilmektir. Bir ağacın dalı kurumuş diğer dalı hala yeşilse o yeşil dal umuduyla sevmeli insan. Belki o ağaç sevilince kuruyan dal yeniden yeşerebilir, umutlarımız gibi. Çıktığımız yollarda zorluklar karşısında kalabiliriz, ayağımıza taşlar takılabilir ama eğer biz yoldan vazgeçmek yerine taşları toplayıp yolun kenarına koyarsak hem yolumuzu açmış hem de aşmış oluruz. Arkamızdan gelecek kişiler için yol oluruz. Kimse kimseye çiçekli bir yol vaat etmiyor. Önemli olan çiçekleri birlikte ekebilmek, yolda birlikte yürüyebilmek, yolun tadını çıkarmak. Yolun sonunda bizi ne karşılar orasını bilemeyiz ama eğer o yolu güzel yürüdüysek sonuç ne olursa olsun iyi ki yürüdüm diyebilmeli insan. Hayatınızda her ne olursa olsun iyi ki yürüdüm diyebildiğiniz yaşam sizinle olsun.