Edgar Allan Poe: Amerikan Edebiyatının Gizemli ve Gotik Yazarı

Edgar Allan Poe (19 Ocak 1809 – 7 Ekim 1849), Amerikan edebiyatının en önemli ve etkili yazarlarından biridir. Korku, gizem, macera ve bilimkurgu gibi farklı türlerde pek çok şiir, öykü ve roman yazmıştır. Modern dedektif öyküsünün mucidi olarak kabul edilir. Edgar Allan Poe eserleri, karanlık romantizm akımının bir parçasıdır ve ölüm, çürüme, delilik, yalnızlık gibi temaları işler. Edebiyat eleştirisi de yapan Poe, dilin, ölçünün ve yapının önemini vurgulamış ve eserlerinde tek bir etki veya duygu yaratmaya çalışmıştır. Poe’nun hayatı da eserleri kadar gizemli ve trajiktir. Babası tarafından terk edilmiş, annesi genç yaşta ölmüş, evlendiği kuzeni tüberkülozdan kaybetmiş ve kendisi de 40 yaşında sebebi bilinmeyen bir hastalık sonucu hayatını kaybetmiştir. Ölümünden sonra eserleri dünya çapında tanınmış ve pek çok yazarı etkilemiştir.

Çocukluk ve Gençlik Yılları

Edgar Allan Poe. U.S. Signal Corps/National Archives, Washington, D.C.
Edgar Allan Poe, 19 Ocak 1809’da Boston’da doğdu. Annesi Elizabeth Arnold Poe İngiliz asıllı bir aktris, babası David Poe Jr. ise Baltimore’lu bir aktördü. Poe’nun iki kardeşi vardı: William Henry Leonard Poe ve Rosalie Mackenzie Poe. Poe’nun babası 1810’da aileyi terk etti. Annesi ise 1811’de Richmond’da veremden öldü. Öksüz kalan Poe, Richmond’lı zengin bir tüccar olan John Allan ve karısı Frances Allan tarafından evlat edinildi. Allan çifti resmi olarak Poe’yu evlat edinmedi ama ona soyadlarını verdi. Poe, Allan ailesiyle birlikte 1815-1820 yılları arasında İskoçya ve İngiltere’ye gitti. Burada klasik eğitim gördü ve Latin, Fransızca, Yunanca gibi diller öğrendi. Ayrıca İngiliz şairleri Lord Byron, John Keats ve Percy Bysshe Shelley ile tanıştı. Bu şairlerin eserleri Poe’nun şiir anlayışını etkiledi. 1820’de aile Richmond’a döndü. Poe burada Jefferson Lisesi’ne devam etti. Bu dönemde ilk şiirlerini yazmaya başladı. 1826’da Virginia Üniversitesi’ne girdi. Burada antik diller ve edebiyat üzerine eğitim aldı. Ancak üniversitede kumar oynaması nedeniyle borçlandı ve John Allan ile arası bozuldu. Allan ona para göndermeyi reddetti ve Poe üniversiteyi bırakmak zorunda kaldı. Poe Richmond’a döndüğünde sevgilisi Elmira Royster’ın başka biriyle nişanlandığını öğrendi. Bu olay onu derinden yaraladı. 1827’de Boston’a gitti ve orduya yazıldı. Edgar A. Perry adıyla iki yıl askerlik yaptı. Bu süre içinde ilk şiir kitabı Tamerlane and Other Poems’i “Bir Bostonlu” takma adıyla yayımladı. Kitap çok az ilgi gördü ve sadece 50 kopya basıldı. 1829’da Allan’ın karısı Frances öldü. Poe ve Allan arasında bir uzlaşma sağlandı. Poe ordudan ayrıldı ve West Point Askeri Akademisi’ne girdi. Aynı yıl ikinci şiir kitabı Al Aaraaf, Tamerlane, and Minor Poems’i Baltimore’da yayımladı. Ancak Poe akademide de başarılı olamadı ve 1831’de ihraç edildi. Poe ve Allan arasındaki ilişki tamamen koptu.

Edebiyat Kariyerinin Başlangıcı

Bu görüntü, Mathew Brady tarafından gerilim ustası Edgar Allan Poe ‘nun (1809-1849) bir stüdyo portresinden. HOWSTUFFWORKS / CORBİS / GETTY IMAGES
Poe, edebiyat kariyerine başlamak için New York’a gitti. Burada üçüncü şiir kitabı Poems’i yayımladı. Kitapta daha sonra ünlü olacak olan “To Helen” ve “Israfel” gibi şiirler yer alıyordu. Kitap, John Neal gibi bazı eleştirmenlerden övgü aldı. Neal, Poe’nun “orijinal bir deha” olduğunu yazdı. Poe, New York’ta geçim sıkıntısı çekti ve Baltimore’a geri döndü. Burada halası Maria Clemm ve kuzeni Virginia Clemm ile yaşamaya başladı. Poe, öykü yazmaya yöneldi ve 1832’de ilk öyküsü “Metzengerstein”i yayımladı. Bu öykü, Poe’nun gotik korku türündeki ilk eseriydi. Poe, 1833’te Baltimore Cumartesi Gazetesi’nin düzenlediği öykü yarışmasına katıldı ve “MS. Found in a Bottle” adlı öyküsüyle birincilik ödülünü kazandı. Bu ödül, Poe’nun tanınmasını sağladı ve Philadelphia’daki Southern Literary Messenger dergisinin editörü Thomas W. White ile tanışmasına vesile oldu. Poe, 1835’te Southern Literary Messenger’in yardımcı editörü oldu. Burada hem öyküleri hem de edebiyat eleştirileri yayınlandı. Poe, eleştirilerinde oldukça keskin bir dil kullandığı için “Tomahawk Man” (Balta Adam) lakabını aldı. Poe’nun katkısıyla derginin tirajı arttı ve Poe Amerikan edebiyat dünyasında bir ün kazandı.

Evlilik Hayatı ve Eserlerinin Olgunluk Dönemi

Edgar Allan Poe Kimdir?, Hayatı ve Esrarengiz Ölümü. Kredi: Photo Illustration by The Daily Beast
Poe, 1835’te 13 yaşındaki kuzeni Virginia Clemm ile evlendi. Bu evlilik, bazı çevrelerde tepkiyle karşılandı. Poe ve Virginia, Richmond, Philadelphia ve New York gibi şehirler arasında sık sık taşındılar. Poe, farklı dergilerde çalıştı ve pek çok eser yayınladı. Poe’nun en önemli eserleri bu dönemde ortaya çıktı. 1838’de ilk ve tek romanı The Narrative of Arthur Gordon Pym of Nantucket’i yayınlandı. Bu roman, macera ve bilimkurgu türlerinde bir deneme olarak kabul edilir. 1839’da Tales of the Grotesque and Arabesque adlı iki ciltlik öykü koleksiyonunu yayınlandı. Bu koleksiyonda “The Fall of the House of Usher”, “Ligeia”, “William Wilson”, “The Man of the Crowd” gibi ünlü öyküler yer alır. 1841’de “The Murders in the Rue Morgue” adlı öyküsünü yayınlandı. Bu öykü, modern dedektif öyküsünün ilk örneği olarak kabul edilir. Öykünün kahramanları C. Auguste Dupin ve arkadaşıdır. Bu ikili, Paris’te işlenen bir cinayeti çözmeye çalışırlar. Poe, bu öyküde dedektiflik yöntemlerini, mantık kurallarını ve psikolojiyi ustaca kullanır. “The Murders in the Rue Morgue” öyküsü, daha sonra yazacağı “The Mystery of Marie Rogêt” ve “The Purloined Letter” adlı öykülerle birlikte Dupin Üçlemesi olarak anılır. 1843’te “The Tell-Tale Heart” ve “The Gold-Bug” adlı öykülerini yayınlandı. “The Tell-Tale Heart”, bir katilin vicdan azabını anlatan korku öyküsüdür. “The Gold-Bug”, bir hazine avını konu alan şifre çözme öyküsüdür. Bu öykü, Poe’nun en popüler eserlerinden biri oldu ve Philadelphia Dollar Newspaper tarafından düzenlenen yarışmada 100 dolarlık ödül kazandı. 1844’te New York’a taşındı ve burada Broadway Journal dergisinin editörlüğünü yaptı. Aynı yıl “The Balloon-Hoax” adlı makalesini yayınlandı. Bu makale, Atlantik Okyanusu’nu balonla geçen bir adamın hayali hikayesini anlatıyordu. Makale, gerçek bir haber gibi sunuldu ve okuyucuları kandırdı. 1845’te en ünlü şiiri olan “The Raven”i yayınlandı. Bu şiir, kaybettiği sevgilisini yas tutan bir adamın, gecenin bir yarısı odasına giren bir kargayla/Kuzgunla konuşmasını anlatır. Şiir, kafiyeli ve ritmik yapısıyla dikkat çeker. Şiir, Poe’nun ününü artırdı ama maddi olarak çok az kazanç sağladı. Poe, aynı yıl Tales adlı öykü koleksiyonunu yayınlandı. Bu koleksiyonda “The Black Cat”, “The Facts in the Case of M. Valdemar”, “The Cask of Amontillado”, “The Masque of the Red Death” gibi korku ve gizem öyküleri yer alır. 1846’da The Philosophy of Composition adlı denemesini yayınlandı. Bu denemede, Poe, şiir yazma sürecini ve “The Raven”i nasıl yazdığını açıklar. Poe, şiirin tek bir etki veya duygu yaratması gerektiğini savunur. Poe, ayrıca şiirin uzunluğunu, konusunu, ölçüsünü, kafiyelerini ve sembollerini nasıl belirlediğini anlatır.

Virginia’nın Ölümü ve Son Yılları

Yazar Edgar Allan Poe’nun Richmond, Virginia’daki tarihi evi. 1790’da inşa edilmiş, Richmond’daki en eski evdir. CAMERİQUE / GETTY IMAGES
Poe’nun hayatındaki en büyük darbe 1847’de eşi Virginia’nın veremden ölmesi oldu. Poe bu olaydan sonra büyük bir bunalıma girdi ve alkol bağımlılığı arttı. Poe’nun eserleri de bu dönemde daha karamsar bir hal aldı. Poe, 1848’de Eureka: A Prose Poem adlı eserini yayınlandı. Bu eser, Poe’nun evrenin kökeni, yapısı ve geleceği hakkındaki fikirlerini içerir. Poe, bu eseri için “en önemli çalışmam” demiştir. Eser, bilimkurgu ve kozmoloji açısından ilgi çekicidir. Poe, 1849’da Richmond’a döndü ve burada eski sevgilisi Elmira Royster ile yeniden ilişki kurdu. Elmira’nın ilk eşi ölmüştü ve Poe onunla evlenmeyi planlıyordu. Ancak Poe’nun hayatının son günleri gizemle doludur. Poe, 27 Eylül 1849’da Richmond’dan ayrılıp Philadelphia’ya gitmek üzere trenle yola çıktı. Ancak Poe, Philadelphia’ya hiç ulaşmadı. 3 Ekim’de Baltimore’da bir barda bilinci kapalı halde bulundu. Üzerinde başkasına ait eski ve kirli bir elbise vardı. Poe, hastaneye kaldırıldı ama kendine gelmedi ve 7 Ekim’de öldü. Poe’nun ölüm sebebi tam olarak bilinmemektedir. Alkol zehirlenmesi, beyin kanaması, kuduz, kalp krizi, cinayet gibi pek çok ihtimal öne sürülmüştür. Poe’nun ölmeden önce son sözleri “Tanrım, yardım et, ruhumu kurtar” olduğu söylenir. Poe’nun mezarı Baltimore’daki Westminster Mezarlığı’ndadır. Mezar taşında “Quoth the Raven, Nevermore” (“Nevermore.” Dedi Kuzgun) yazmaktadır.

Etkileri ve Mirası

Maryland, Baltimore’daki Edgar Allan Poe’nun mezarı. MATT SHEEHAN / WASHİNGTON POST / GETTY IMAGES
Poe, Amerikan edebiyatının en önemli ve etkili yazarlarından biri olarak kabul edilir. Eserleri, korku, gizem, macera ve bilimkurgu gibi pek çok türün gelişmesine katkıda bulunmuştur. Poe’nun dedektif öyküleri, Arthur Conan Doyle, Agatha Christie, Jorge Luis Borges gibi yazarları etkilemiştir. Poe’nun gotik korku öyküleri ise H.P. Lovecraft, Stephen King, Clive Barker gibi yazarları etkilemiştir. Poe’nun bilimkurgu öyküleri ise Jules Verne, H.G. Wells, Ray Bradbury gibi yazarları etkilemiştir. Poe’nun şiirleri de pek çok şair tarafından takdir edilmiştir. Charles Baudelaire, Paul Verlaine, Stéphane Mallarmé gibi Fransız sembolist şairler Poe’nun şiirlerini Fransızcaya çevirmiş ve ondan ilham almışlardır. Edgar Allan Poe Ödülleri (Edgar Awards), her yıl gizem türündeki en iyi eserlere verilen prestijli bir ödüldür. Poe’nun hayatı ve eserleri pek çok film, tiyatro, müzik ve sanat eserine konu olmuştur. Bazı örnekler şunlardır: Edgar Allan Poe, Amerikan edebiyatının gizemli ve gotik yazarı olarak anılmaya devam etmektedir. Eserleri, okuyuculara hem korku hem de hayranlık uyandıran bir deneyim sunmaktadır. Edgar Allan Poe, edebiyat tarihinin en orijinal ve yaratıcı yazarlarından biri olarak hatırlanmaktadır. Makalemiz burada sona eriyor. Umarız beğenmişsinizdir. Makaleyi yazarken kullandığımız kaynaklar şunlardır: