DÖRT DÖRTLÜK DÖRT KELİME
Konumuza başlık olarak aldığımız dört kelimeyi çok iyi biliyorsunuz ama madem bunu konu başlığı ettik o zaman bir kez de burada yazıp açıklamakta fayda var diyorum.
Nedir bu kelimeler?
1- Sevgi, 2- Hoşgörü, 3- Özveri, 4- Paylaşım
Sevgi kelimesi “İnsanı bir şeye veya bir kimseye karşı yakın ilgi ve bağlılık göstermeye yönelten duygu” diye tanımlanmakta TDK sözlüğünde
Hoşgörü kelimesi dedelerimizin “müsamaha” dediği kelimenin yerine gelen yeni bir kelime. Bunu da “Her şeyi anlayışla karşılayarak olabildiği kadar hoş görme durumu” diye açıklamış sözlük.
Özveri sözlükte “Bir amaç uğruna veya gerçekleştirilmesi istenen herhangi bir şey için kendi çıkarlarından vazgeçme” diye açıklansa da en kısa tanımı ile fedakârlık diyebiliriz.
Paylaşım isminden de anlaşılacağı üzere paylaşma işidir.
Kelimeleri ismen tanıdıktan sonra bizde ne gibi çağrışımlar yapmaktalar ona bakalım birde.
Sevgi denilince yüreğimizde bir kıpırdama olur sanki. Öyle değil mi, hangimiz sevmedik ki? Ama bu sevgi kimi zaman karşı bir cinse olduğu gibi kimi zaman uğrunda ölebileceği vatan toprağına, o vatanın hür ve bağımsız olduğunun göstergesi olarak nazlı nazlı dalgalanan bayrağa da olabilir.
Öncekilerin müsamaha dediği şimdikilerin ise hoşgörü dediği kelimeye gelince hemen hepimiz şu cümleyi duymuşuzdur. “Hoşgörülü olmak lazım.” Araştırdığınızda hoşgörüyü “bir insanın başka insanların düşüncelerine, yaşam tarzlarına, dinlerine, dillerine, hareketlerine ve daha bunun gibi birçok duruma duymuş oldukları saygı ve sevgi anlamına gelmektedir” diye tanımlarla da karşılaşırsınız. Bu kelimeyi en iyi Yunus Emre tanımlamış desek yalan olmaz. Ne diyor Yunus:
“Elif okuduk ötürü
Pazar eyledik götürü
Yaratılmışı hoş gördük
Yaratan’dan ötürü”
Özveri ya da fedakârlık dinimizin bize öğrettiği Peygamberimizin de ““Yanı başındaki komşusu açken tok olarak geceleyen kişi (olgun) mü’min değildir.” (bazı yerlerde ‘bizden değildir’)Buyurduğu şekliyle karşılık beklemeden yapılan davranıştır.
Paylaşım paylaşma işi dedik yukarda ama açıklamak için bir alıntı yapmak istiyorum. Bakınız Konfüçyüs ne diyor: “Bende bir yumurta var. Sende bir yumurta var. Eğer, sen bana bir yumurta verirsen, ben sana bir yumurta verirsem, yine sende bir yumurta, bende bir yumurta olur. Şayet, sende bir bilgi var. Bende bir bilgi var. Ben sana bir bilgi verirsem, sen bana bir bilgi verirsen, sende iki bilgi, bende de iki bilgi olur.”
Tam da burada içinde bulunduğumuz şu pandemi günlerinde bu kelimelerin önemini daha iyi anlar olduk. İnsanların sinir katsayıları tavan yapmış durumda, kimi işini kaybetmiş kimi eşini kaybetmiş. Hemen hemen her eve uğramış bu virüs. Daha ne kadar zaman da bizimle beraber olacak bilinmiyor. Bu sıkıntılı zamanda bu dört dörtlük kelimelerin bende ne gibi çağrışım yaparak gönlüme düşürdüklerini okumanız için aradan çekilirken sizleri şiirle baş başa bırakıyor şiirce kalın diyorum.